Hüznün yüzüme güneştir ben ve aşkım mülteci
Ordan oraya savrulmuşuz bekliyorum gel demeni
Gel demenin utancıyla yüzüm yerde biraz sakin
Adının dahi geçmediği her dakikam ölüm sanki
Ölüm saati, doldu vaktim, sen beni boşver kendi harbim
Hatırlarsın belki kadın 5 yılını feda edeni
Direnmedim yokluğuna ben, sen olmaktan korkan halim
Aynı suret, aynı maske içinde kalmış meçhul fani
Sana değil ben damla damla dolan denizine aşina
Son söz olacak hoşçakal ve kulaklarımda aşikar
Zaman kadar acımasız olduğun kadar da uzaksın
Senle doğar her günüm ve sanırım fazla uzattım
Baştan başlar hep sonunda, başka başlar omuzunda
Yarın bugünden farksızdır başa sarıp yanımda kal
(Yanımda kal) Yarında kal, zor geliyorsa bu günbatımı
Her sabahımda sana bulanıp tüketmişim bu ahmağı...
Her sabahımda sana bulanıp tüketmişim bu ahmağı...
Her yanımda yaralarımı sarmaya mecalim yok...
Sen yokken ben tükeniyorum haberin bile yok...Yarim yok...
Her yanımda yaralarımı sarmaya mecalim yok...
Sen yokken ben tükeniyorum haberin bile yok...Yarim yok...
Tek bir nefes çekip öyle dumanın içine gömülüp
Sisle kaplı gökyüzümde yıldızları söndürün
En son burada görülmüştü varlığının günbatımı
Son kalanını sakladım ben bıraktığın saçlarının
Saçmlarım bazen de bıktım hala direnmekten
Yokluğunu hazmedemem kalbim hala diretmekte
Vedalara aşinayım artık böyle üzülmem ve
Kalbe giren hançerinse bil ki kalbi tüketmez
Şimdi kırık bu kalbi topla yıkıntılar arasından
Tenine değen her can lekedir ellerinin beyazlığında
Ellerine kenetlensem düşer miydim yerlere
Geçmişime koşuyorken beni hangi yarın temizler
Temizle bu korkuyu adın gözlerimden okunsun
Doğan günün en güzeliydi 5 şubatın doğurduğu
Güneş bile buz tutardı kar yağardı pamuk pamuk
Ellerinden akıp gitti bitti öyle günbatımı...
Ellerinden akıp gitti bitti öyle günbatımı...
Her yanımda yaralarımı sarmaya mecalim yok...
Sen yokken ben tükeniyorum haberin bile yok...Yarim yok...
Her yanımda yaralarımı sarmaya mecalim yok...
Sen yokken ben tükeniyorum haberin bile yok...Yarim yok...